Diğer Atıf Dizinlerdeki Yayınlar
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Intrusion and Maintenance of Maxillary Incisors by Unilateral Orthodontic Anchorage Obtained Through Dental Implants Placed in Grafted Sinus: 16-Year Follow-Up of a Case(Türkiye Klinikleri Yayınevi, 2022) Tosun, Tosun; Keleş, Ahmet Özlem; Ok, UfukThis case report shows stationary orthodontic load bearing capacity of dental implants placed in grafted maxillary sinus. The treatment plan aimed to restore missing teeth by a fixed partial implantretained prosthesis and to treat orthodontic alignment by the aid of the same prosthesis. A 39-years old male patient with unilaterally missing teeth in the maxilla and remaining crowded teeth exhibited poor oral hygiene. The treatment planning involved replacement of missing teeth by dental implants following sinus grafting and subsequent orthodontic correction by means of a newly designed implant retained prosthesis with reciprocal arms which give maximal anchorage to intrude maxillary incisors. Implants were used for dual purpose: Replacement of missing teeth and fixed anchorage for orthodontics. Implants placed in a grafted maxillary sinus which were used as orthodontic anchorage units, they maintained osseointegration during orthodontic treatment under stationary forces. Dental implants in grafted maxillary sinus are able to bear stationary orthodontic forces.Öğe Farklı etken maddelere sahip diş macunlarının antimikrobiyal etkinliğinin incelenmesi(Atatürk Üniversitesi, 2020) Egil, Edibe; Ünlü, ÖzgeAmaç: Bu çalışmanın amacı farklı etken maddelere sahip diş macunlarının antimikrobiyal etkinliğinin değerlendirilmesidir. Gereç ve Yöntem: Çalışmada farklı içeriğe sahip dokuz diş macununun (flor/500 ppm, misvak+propolis+çay ağacı, Ganoderma lucidum özü, himalaya tuzu, misvak özü, xlylitol, aloe vera özü, papatya özü, ev yapımı) Streptococcus mutans ATCC 25175, Lactobacillus acidophilus ATCC 4356 ve Candida albicans ATCC 10231 kökenlerine karşı antimikrobiyal etkinliği agar difüzyon tekniği ile test edildi. Bulgular: Test edilen diş macunlarının S. mutans ve L. acidophilus?a karşı etkinlikleri incelendiği zaman; papatya özü, misvak+propolis+çay ağacı; misvak özü içeren diş macunlarının, S. mutans ve L. acidophilus?a karşı etkinlikleri 500 ppm flor içeren diş macunundan istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p:0,000; p<0,001). C. albicans?a karşı etkinlik incelendiği zaman; flor içeren diş macunu test edilen diğer diş macunu gruplarından istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p:0,000; p<0,001). Sonuç: Çalışmamızda incelenen farklı etken maddelere sahip diş macunlarının in vitro koşullarda antimikrobiyal etkinlik gösterebileceği gözlenmiştir. Diş macunlarının, ağız ortamı koşullarında antimikrobiyal etkinliğinin değerlendirilmesi adına klinik çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.Öğe Long term Fluoride Release of Newly Developed Alkasite Based Restorative Material(Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2020) Egil, EdibeGlass ionomer cement in dentistry prevents demineralization process through its fluoride release property and is effective in the induction of remineralization phase. Being low of flexural strength of glass ionomer has caused the search for different materials that can release fluoride. In this study, fluoride release of new alkasite based filling material which has been developed as an alternative to glass ionomer cement has been evaluated. Three commercially available filling materials were tested for the present study: Traditional glass ionomer (Ketac Molar Easymix, 3M ESPE, Germany), resin modified glass ionomer (Nova Glass LC, Imicryl, Konya,Turkey) and Alkasite filling (Cention N, Ivoclar, Vivadent,Schaan, Liechtenstein). Fluoride release of three filling materials were measured at certain intervals for 63 days. Nova Glass LC, Ketac Molar easymix and Cention N released fluoride throughout the study. Fluoride releases of Nova Glass LC for the first 24 hours were significantly higher than Ketac Molar and Cention N group (p<0.05). It has been observed that Cention N can release fluoride in the long term just like Ketac Molar Easymix and Nova Glass LC glass ionomer cement.Öğe Evaluation of BIS-GMA Release in Different Types of Composites(Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2021) Karaca, Serhat; Özdokur, Kemal Volkan; Egil, Edibe; Ceyran, Ertuğrul; Duman, CananBIS-GMA is frequently is involved in the structure of composite materials and may remain unpolymerized after polymerization. Residual Bis-GMA has harmful effects, it is crucial to determine the amounts released monomer from dental materials. The aim of this study is to compare residual BIS-GMA amounts in three types of composite. A total of 45 (n=15) composite (Filtek Ultimate Universal Restorative,3M ESPE,Germany), flowable composite (Nextcomp Flow,Meta Biomed,Kore), bulk fill composite(Tetric N Ceram, Ivoclar,Lichtenstein) cylindrical samples were polymerized in Teflon molds in accordance with the manufacturer's instructions. The samples were placed in 1.5ml ethanol (Carlo Erba, Pharm. Grade, 99.9%) and kept at 37oC. Monomer release of the samples was evaluated on the first, third and seventh days using the High Performance Liquid Chromatography technique. BIS-GMA release was shown with the highest amounts within all groups on the first day. The elution in composite fillings was significantly lower than the other materials on the first day(p<0.05). The highest total emission rates were observed in the flowable composite. The material selected in clinical practice should be considered because the monomer release may vary depending on the composite type.Öğe Sosyal medya kullanıcılarına sağlanan All-on-4 dental implant sistemi hakkındaki bilgilerin yararlılığı(Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi, 2021) Özdal Zincir, ÖzgeAMAÇ: Bu çalışmanın amacı, diş hekimliğinde sıklıkla tercih edilen All-on-4 dental implant sistemi hakkındaki bilgilerin yer aldığı YouTube™ videolarını inceleyerek bilgilerin yararlılığını ve içeriğini değerlendirmektir. GEREÇ VE YÖNTEM: ‘All-on-4 dental implant’ anahtar kelimeleriyle yapılan YouTube™ video taramasında ilk 150 video izlenerek değerlendirmeye alındı. Analiz kriterlerine uymayan 70 video değerlendirme dışı bırakılarak geriye kalan 80 videonun analizi yapıldı. Analizi yapılan tüm videoların bilgi içeriklerine göre 9 puan üzerinden yararlılık skorları belirlendi: 0-2 puan aralığındakiler yetersiz (kod 0), 3-5 puan aralığındakiler orta (kod 1) ve 6-9 puan aralığındakiler mükemmel (kod 2). Videoların süresi, izlenme sayısı, beğeni sayısı, beğenmeme sayısı ve yorum sayısı gibi demografik bilgileri kaydedildi. Tüm videolar yüklenme kaynağına (sağlık uzmanları, sağlık şirketi ve bilgilendirme web sitesi, bireysel kullanıcı) ve video tipine (hasta deneyimi, eğitsel) göre sınıflandırıldı. İstatistiksel analiz için Anova, Kruskal-Wallis testi, ki-kare testi ve Pearson-Spearman testi kullanılarak anlamlılık düzeyi p<0.05 olarak belirlendi. BULGULAR: Videoların yararlılık skorları ortalaması 0.45 bulundu. Videoların yararlılık skorları ile demografik bilgileri karşılaştırıldığında sadece video süresi ile aralarında anlamlı bir ilişki olduğu bulundu (p=0.002). Yararlılık skoruyla izlenme oranı arasında anlamlı bir ilişki yoktu (p=0.522). Video tipleri ile yararlılık skoru arasında anlamlı bir ilişki vardı ve bu anlamlılık eğitsel videolar lehineydi (p=0.022). Ayrıca etkileşim indeksi ile yükleme kaynağı arasında da anlamlı bir ilişki vardı ve bireysel kullanıcı lehineydi (p=0.008). SONUÇ: All-on-4 dental implant sistemi hakkındaki videoların yararlılığı kısıtlı bulunmuştur. Bu tür videoların konunun uzmanları tarafından denetlenmesi gerektiği düşünülmektedir.Öğe Effects of Exercise and Calorie Restriction on Brain and Testis in Natural Aging Model(İstanbul Üniversitesi Yayınevi, 2021) Hakgüder, Umay; Üstündağ, Ünsal Veli; Alev Tüzüner, Burçin; Genç, Nevin; İpekçi, Hazal; Özçelik, Reyhan; Tunalı Akbay, Tuğba; Şener, Göksel; Yarat, Ayşen; Emekli Alturfan, EbruThe aim of our study was to examine the effects of exercise and calorie restriction on various tissue damage and antioxidant parameters in the brain and testis of rats in a natural aging model. For this purpose, male Sprague-Dawley rats were the control group (C), the elderly (A), the elderly with calorie restriction (ACR), the elderly who were exercised (AE) and the elderly who were exercised with calorie restriction (ACRE), they were divided into 5 groups. The control group was composed of three-month-old animals. The other group consisted of 15-month-old rats. Exercise and calorie restriction were applied for 6 weeks. At the end of the experiment, lipid peroxidation (LPO), nitric oxide (NO), glutathione (GSH) levels and superoxide dismutase (SOD), catalase (CAT), glutathione-S-transferase (GST) and tissue factor (TF) were determined in brain and testicular tissues homogenates. As a result of the study, the A group’s brain and testis LPO, NO levels and TF activity increased, GSH levels and SOD, CAT and GST activities decreased, when compared to the C group. As a result of our study, an increase in oxidant damage was observed with TF activity in the brain and testis in the natural aging model, and positive effects of exercise and calorie restriction on the antioxidant levels in the brain were determined, especially in aging.Öğe Siyah Havuç, Vişne ve Nar Konsantrelerinin Streptococcus mutans’ın Biyofilm Oluşturma Özelliği Üzerine Etkisinin Değerlendirilmesi(Türkiye Klinikleri Yayınevi, 2021) Egil, Edibe; Duman, Canan; Ünlü, Özge; Demirci, Mehmet; Altan Şallı, Gülay; Özdal Zincir, Özge; Katiboğlu, Ahmet BülentAmaç: Diş çürüğünün önlenmesi amacı ile çürük yapıcı mikroorganizmaların ağız ortamından uzaklaştırılmasında kullanılan antibakteriyel ajanların yan etkileri, insanların sağlık ihtiyaçları için tamamlayıcı ve alternatif tedavilere olan ilgisini artırmıştır. Bu çalışmanın amacı, ülkemizde yetiştirilebilen siyah havuç, nar ve vişne konsantrelerinin; Streptococcus mutans’ın biyofilm oluşturma özelliği üzerine etkisinin değerlendirilmesidir. Gereç ve Yöntemler: Çalışmamızda siyah havuç, vişne, nar konsantreleri (%100) ve S. mutans ATCC 25175 kökeni kullanıldı. Siyah havuç, vişne ve nar konsantrelerinin antibakteriyel aktivitesinin kontrol edilebilmesi için minimal inhibitör konsantrasyon değerleri tespit edildi. Biyofilm oluşturma aktivitesine etkisinin kontrol edilebilmesi için kristal viyole boyama metodu kullanıldı. Bakteriyel süspansiyonlar, Triptik soy broth (Oxoid) besi yeri kullanılarak hazırlandı ve OD (Optical Density) 600 nm’de 0,5 McFarland turbidite standartı (1,5x108 CFU/mL) olacak şekilde hazırlandı. Bulgular: Siyah havuç, vişne ve nar konsantreleri S. mutans’a karşı antibakteriyel etki göstermemiştir. Konsantrelerin S. mutans’ın biyofilm oluşturma özelliği üzerine etkisi incelendiği zaman konsantreler ve negatif kontrol grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık gözlemlenmektedir(p<0,05). Yapılan ikili incelemelerde 24. saatten sonra nar konsantresi, 48 saatten sonra vişne konsantresi ile negatif kontrol grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık gözlemlenmektedir(p<0,008). Siyah havuç ile negatif kontrol grubu arasında 96. saat sonuna kadar istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık gözlemlenmemiştir(p>0,008). Sonuç: Siyah havuç konsantresi bakteri çoğalmasını inhibe etmezken, biyofilm oluşumunu 96. saat sonuna kadar baskılamaktadır. Ülkemizde bol miktarda bulunan siyah havucun biyofilm oluşumunu bozucu etkileri göz önünde bulundurularak, çocukların sıklıkla tükettiği sakız, pastil gibi ürünlerin içerisine alternatif etken madde olarak kullanılabilirliği ilerleyen çalışmalarda araştırılmalıdır.Öğe Exercise and Caloric Restriction Improves Liver Damage in Metabolic Syndrome Model(İstanbul Üniversitesi Yayınevi, 2021) Genç Kahraman, Nevin; Alev Tüzüner, Burçin; İpekçi, Hazal; Üstündağ, Ünsal Veli; Tunali Akbay, Tuğba; Emekli Alturfan, Ebru; Şener, Göksel; Yarat, AyşenObjective: Detecting the level of antioxidant and tissue damage that can occur in liver tissue induced metabolic syndrome by a high fructose diet in rats and the changes after exercise and/or caloric restriction. Materials and Methods: Sprague-Dawley male rats were divided into five groups: control (C), metabolic syndrome (M), metabolic syndrome with exercise (ME), metabolic syndrome with caloric restriction (MCR), and metabolic syndrome with exercise and caloric restriction (MECR). To induce metabolic syndrome, a 10% fructose solution was given to rats in drinking water for 3 months. Exercise and caloric restriction were applied to the related groups for 6 weeks after the induction of metabolic syndrome. Glucose in the blood, lipid peroxidation (LPO), sialic acid (SA), hexosamine, mucin, fucose, glutathione (GSH) levels, alkaline phosphatase (ALP), tissue factor (TF), superoxide dismutase (SOD), catalase (CAT), and glutathione-Stransferase (GST) activities were measured in rat liver homogenates. Results: In the liver, LPO levels increased and TF activities decreased in the M group compared to the C group and increased in the MCR and MECR groups compared to M group. GSH levels, SOD, and CAT activities decreased in M compared to C group and increased more significantly in MECR group compared to M group. SA levels increased in MCR and MECR groups compared with M group. Fucose levels also increased in MECR compared with the all others. Conclusion: Liver tissue damage that occurs after a fructose diet and decreased antioxidant levels was shown to improve best in combined exercise and caloric restriction treatment (MECR group).Öğe Klorheksidin, Flukonazol, Laurik Asit ve Hindistan Cevizi Yağının Kandida Türleri Üzerindeki Antimikrobiyal Etkinliğinin Değerlendirilmesi: İn Vitro Çalışma(Atatürk Üniversitesi, 2021) Altan Şallı, Gülay; Erdem, Tamer Lütfi; Ünlü, Özge; Demirci, Mehmet; Egil, Edibe; Katiboğlu, Ahmet Bülent; Özdal Zincir, ÖzgeAmaç: Bu çalışmanın amacı saf hindistan cevizi yağının ve laurik asitin kandida suşları üzerindeki in vitro antimikrobiyal etkinliğini araştırmak; bu ajanların aktivitelerini, flukonazol ve klorheksidin aktivitesiyle karşılaştırmaktır. Gereç ve yöntem: Çalışmamızda antimikrobiyal ajan olarak Klorheksidin, Flukonazol, Laurik asit, ve saf hindistan cevizi yağı kullanılarak kandida suşları üzerindeki MİK (Minimum İnhibisyon Konsantrasyonu) değerleri tespit edilmiştir. Kandida suşlarından; Candida albicans [American Type Culture Collection (ATCC)] 10231, C. tropicalis ATCC 750, C. krusei ATCC 6258 ve C. glabrata ATCC 2001 standart suşları kullanılmıştır. Kandida suşları, 0.5 McFarland türbidite standardına göre BHI içerisinde de seyreltilmiş ve her kuyucuğa 10 uL eklenmiştir. Her plaka gece boyunca 37 ° C'de inkübe edilmiştir. Her oyuktaki kandida büyümesi, üretici talimatlarına göre Epoch spektrofotometre (Biotek, Almanya) kullanılarak 600 nm optik yoğunlukta ölçülmüştür. Verilerin değerlendirilmesinde SPPS 25 (IBM Corp. Released 2017. IBM SPSS Statistics for Windows, Version 25.0. Armonk, NY: IBM Corp.) istatistik paket programı kullanılmıştır. Testlerin anlamlılık düzeyi için p<0,05 ve p<0,01 değeri kabul edilmiştir Bulgular: Klorheksidinin çalışmamızda kullanılan tüm kandida türleri arasındaki MİK. düzeyi 0,625’ tir. Flukonazolun Candida glabrata üzerindeki MİK düzeyi 0,03125; Candida krusei üzerindeki MİK düzeyi 0,25; Candida albicans üzerindeki MİK düzeyi 0, 0078131; Candida tropicalis üzerindeki MİK düzeyi ise 0,003906’dır. Laurik asit ve saf hindistan cevizi yağının kandida suşları arasında istatistiksel olarak en yüksek oranda Candida Albicans ‘a etkili olduğu tespit edilmekle birlikte MİK değeri tespit edilememiştir. Sonuç: Laurik asit ve Saf hindistan cevizi yağının kandida suşları üzerinde en yüksek oranda Candida albicansa etkili olduğu fakat bu etkinin tamamiyle inhibe edici düzeyde olmadığı, Klorheksidin ve Flukonazol düzeyine ulaşamadığı sonucuna ulaşılmıştır.Öğe Comparison of Two Aerosol-Free Caries Removal Methods: A Split-Mouth Randomized Clinical Trial(Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, 2021) Duman, Canan; Kalaoğlu, Elif Ece; Şirinoğlu Çapan, Belen; Egil, EdibeObjectives: The management of deep caries lesions in immature permanent molars can be challenging in clinical practice, but minimally invasive caries removal methods can maintain apexogenesis by preventing extensive tissue loss. Here we compare a chemo-mechanical caries removal (CMCR) gel and polymer bur in terms of time spent on caries removal, patient acceptability, and clinical success. Materials and Methods: The teeth of 30 children were randomly divided into two groups. The duration of each method, the level of cooperation during each method, and the child’s choice of caries removal method were recorded. Patients were followed at six-month intervals for at least two years. Results: The difference between the patients’ preferences was not statistically significant, while the average caries removal time of the polymer bur method was significantly shorter (p<0.05) than the CMCR method. The rates of apical closure without pathology in the CMCR and polymer bur groups were 63.2% and 73.7%, respectively; 10% of each group underwent further treatment due to their clinical and/or radiographic pathology. Conclusions: These methods were thought to serve as an interim treatment in managing immature permanent teeth with deep caries. Furthermore, these methods, which do not involve water cooling, can minimize the risk of contamination and cross-infection.Öğe Chard extract increased gastric sialic acid and ameliorated oxidative stress in valproic acid-administered rats(ScientificWebJournals (SWJ) Özkan Özden, 2023) Tüzüner Alev, Burçin; Tunalı, Sevim; Üstündağ, Ünsal Veli; İpekçi, Hazal; Emekli Alturfan, Ebru; Tunalı Akbay, Tuğba; Yanardağ, Refiye; Yarat, AyşenValproic acid, one of the most used drugs for epilepsy patients, has some known side effects. Chard extract has many pharmacological activities. The study aims to evaluate whether valproic acid might interfere with oxidative metabolism in gastric tissue and whether chard ameliorates these effects. The Sprague Dawley rats were divided into four groups (n=8); control, chard-given control, valproic acid, and chard-given valproic acid. The aqueous extracts of chard leaves were given 1 h before the administration of valproic acid for 7 days. On the 8th day, the animals were sacrificed under anesthesia and gastric tissues were homogenized. When compared to the control group, valproic acid significantly increased malondialdehyde and catalase activity, while superoxide dismutase activity decreased. Chard administration increased glutathione and, sialic acid levels and decreased malondialdehyde levels and superoxide dismutase activity in the valproic acid group. Based on these findings, since chard increased gastric sialic acid levels, we may suggest that chard may protect gastric mucosa may be through its antioxidant effects.Öğe Features of the Spectra of Medium-Molecular Peptides of the Liver with ProteinDeficient Nutrition(Yüzüncü Yıl Üniversitesi Veteriner Fakültesi, 2023) Askerov, Fakhraddin; Çakmak, Gamze; Karadağ, HüseyinWith this study, the determination of three spectra of medium molecular peptides (SMP) in liver tissue can provide a basis for ideas about the relationship between exogenous and endogenous proteins, the degree of damage to nucleotides and proteins, and enable certain judgments to be made. The work was carried out on 45 outbred white rats against the background of full-fledged protein-vitamin nutrition and under conditions of 60% protein deficiency in the diet. The experimental animals were divided into 3 groups, 15 rats in each group. The first group (Group I) of rats in all subgroups served as controls, kept in a vivarium; rats of the 2nd group (Group II) received a complete protein-vitamin diet; Group III received the same diet, but with a 60% protein (casein) deficiency in the diet. Experimental animals of groups II and III received food for 20, 30 and 40 days. The results of studies on the background of a monthly feeding of animals with a protein-vitamin complex with a deficiency of 60% protein in the recipe showed that the content of medium molecular peptides (MMP) fractions at a wavelength of 230 nm significantly increases compared with the control group and is 124%. The results of these studies indicate that 40-day feeding of animals with a full-fledged proteinvitamin diet and 60% protein deficiency causes significant changes in the MMP content at 254 and 280 nm wavelengths, and in the MMP subfractions at 230 nm wavelength, there is a moderate increase in the MMP subfractions, which is possibly due to the peculiarities of the substitution of the genetic apparatus of hepatocytes.Öğe Silika Jel Eklenmiş ProRoot Mineral Trioksit Agregatının Çeşitli Özelliklerinin İncelenmesi(Yeditepe Üniversitesi Rektörlüğü, 2023) Karadayı, Ayşe; Baştürk, Fatima Betül; Türkaydın, Dilek; Miglani, SanjayAmaç: Bu çalışmamızın amacı, diş hekimliği pratiğinde sıklıkla kullanılan Mineral Trioksit Agregatı (MTA)'nın atmosferik nemle etkileşime girdiğinde fiziksel ve kimyasal özelliklerinde meydana gelen değişikliklerin incelenmesidir. Gereç ve Yöntem: Çalışmada kullanılan malzeme 0,5 gramlık ProRoot MTA (Dentsply Maillefer, I?sviçre) paketleridir. Kontrol grubu olarak paketi yeni açılmış MTA kullanılmıştır. Deney gruplarında paketi 10 saniye açık bırakıldıktan sonra kapatılmış ve 1 ay bekletilmiş ProRoot MTA veya paketi her açıldığında 10 saniye açık kalacak şekilde, toplamda 2 kez açılıp kapatılmış ve 1 ay bekletilmiş ProRoot MTA kullanılmştır. Bu deney gruplarının yarısına paket ilk açıldığı an silika jel yerleştirilmiştir. Bu çalışmada incelenen fiziksel parametre push-out bağlanma dayanımı, kimyasal parametre ise X-Işını Kırınım (XRD) analizidir. Verilerin istatistiksel analizinde SPSS 23 programı kullanılmıştır. BULGULAR: Grupların push-out bağlanma dayanımı değerleri birbirinden anlamlı derecede farklı bulunmuştur. PS1 grubu ortalaması, P1 ve P2 gruplarından istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksektir (p=0,036 < 0,05, p=0,014 < 0,05). Yapılan XRD analizinde gruplar arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Sonuç: Açılıp kapatılan paketlerdeki MTA’nın bağlanma dayanımı olumsuz yönde etkilenmektedir. Bu durum MTA'nın atmosferik nemden etkilendiğini göstermektedir. XRD sonuçlarına göre silika jel eklenmesinin materyalin kimyasal özelliklerini etkilemediği düşünülürse, MTA paketlerinin içerisine konularak raf ömrünün uzatılması önerilebilir.Öğe A stereological study on determination of volume of the heart ventricles in female and male quails(Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, 2023) Çakmak, Gamze; Karadağ, Hüseyin; Soygüder, Zafer; Rağbetli, Murat Çetin; Kara, Mikail; Akyol, VeyselIn this study, ventricular wall volume of female and male quails was investigated stereologically. Six females and six males quails were used in this study. All of the animals were perfused. After the perfusion, the quails were kept in 10% formaldehyde solution. Afterwards, chests of quails were cut and their hearts were resected. Ventricles of the hearts were separated. Specific ratio of tissue samples was obtained from each ventricle. The 5-µm thick samples were cut by using a microtome. Sequentially, 10 sections were obtained. These sections were stained by hematoxylin eosin and photographed. Volumes of wall of the ventricles were estimated by using the Cavalieri’s Principle. In this study, the volume values of ventricular walls of female and male quails were compared. Some differences were found between these values. The volume values of ventricular walls of six female quails were compared with each other. While the lowest volume value was 0.398 cm³, the highest volume value was 0.612 cm³. The volume values of the male quails were between 0.438 cm³-0.817 cm³. It was found that volume values of ventricular walls of male quails were higher than volume values of ventricular walls of female quails. As a result, although there was a specific distinction between volume values of ventricular walls of female and male quails. There was no difference between statistic values (P>0.05). It was thought that this study will be guiding for other related studies.