Aydın, Ayşe2022-01-062022-01-0620212536-44992602-2605https://hdl.handle.net/11363/3209https://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/1140559Bulgular cinsiyetçi ve küfürlü dilin kullanıldığı iletilerin sayısal açıdan fazla olmadığını göstermektedir. Bununla birlikte sosyal medya üzerinden gönderilen iletilerin; yorum, beğeni ve yeniden paylaşım yoluyla etki alanını genişlettiği dikkate alınarak, kadına yönelik şiddetle bütüncül ve çelişkisiz bir mücadele ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin inşası için, kullanılan dile ilişkin farkındalık kazanılmasının bir gereklilik olduğu düşünülmektedir.The findings show that the messages with sexist and abusive language are not much in number. However, concluded that, by taking into account that social media messages can expand their sphere of influence through comments, likes and re-sharing, it is necessary to create awareness related to the abusive language for a holistic and non-contradictory struggle against violence against women and establishing gender equality.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessAttribution-NonCommercial-NoDerivs 3.0 United StatesKadınŞiddetSosyal medyaWomenViolenceSocial mediaKadına yönelik şiddetle mücadelede cinsiyetçi ve küfürlü dilin kullanılması üzerine bir inceleme: Şule Çet Dayanışma Platformu örneğiAn analysis on the sexist and abusive language used in combating violence against women: example of Şule Çet Solidarity PlatformArticle5335471140559